Complete Martial Arts Attributes - Novel - Bölüm 1599

Yedi gözetmen konuşmalarını bitirdi ve ortadan kayboldu.

Sonunda Yetenekler Ligi sona erdi.

İkinci Prens ve diğerleri rahat bir nefes aldı. Yedi akademinin uzmanlarının önünde durmak stresliydi.

Ji Haochen, “Demek bunlar Yedi Yıldız Akademisinin gözetmenleriydi!” diye haykırdı.

Yedi güç merkezi daha önce şeytanlaşmış Veliaht Prensin etrafında bir kalkan oluşturmak için ortaya çıkmıştı ve herkes onları o zaman görmüştü.

Ancak, o sırada kimlikleri bilinmiyordu. Sadece Wang Teng biliyordu.

İlk ortaya çıktıklarında kimse bağlantı kuramamıştı!

Savaşçılar, gözetmenlerin kimliklerini ancak o anda kendilerini tanıttıklarında öğrendiler.

“Ebedi aşamada olmalılar, değil mi? Hologramları bile baskıcı geldi,” dedi Timothy.

İkinci Prens iç çekerek, “Onlar Yedi Yıldız Akademisi’nin gözetmenleri,” dedi.

Wang Teng’in aklına ani bir düşünce geldi. “Muhtemelen diğer gezegen sektörlerinde de ebedi aşama gözetmenleri vardır. Akademilerde toplam kaç tane ebedi aşama savaşçısı var? Hayal bile edilemez.”

“Diğer Yetenek Liglerinin diğer gezegen sektörlerinde de düzenlendiğini nereden biliyorsunuz?” İkinci Prens şaşırdı.

“Bunu duymuştum.” Kahraman gülümsedi.

İkinci Prens ona anlamlı bir bakış attı.

Wang Teng konuyu değiştirdi ve ayağa kalktı. “Hadi gidelim. Yedi gözetmen bizimle şahsen görüşmek istiyor.” Askeri savaş kalesine doğru yürüdü.

İkinci Prens ve ilk ona girenlerin geri kalanı sevinç içindeydi. Hızla kahramanı takip ettiler.

En güçlü on kişi arasına girmeyi başaranlar yıldız akademisini seçme şansına sahipti.

Bu yüzden gözetmenler onlarla şahsen tanışmak ve konuşmak istiyordu.

Akademilerin ilk binde kalan savaşçılar için nihai kararı doğrudan kol saatlerine gönderilecekti. Seçme hakları yoktu.

Savaş kalesine ulaştıklarında ilk on savaşçıyı karşılayan bir kişi vardı.

Savaşçılar kahramanla her karşılaştıklarında yoğun ve saygılı bakışlarla onu selamlıyorlardı.

Tüm askeri personel yol boyunca durup şampiyonu selamlıyordu.

Kahraman ilk başta bu hareketleri yapmadı. Ancak, saygı gösteren askerlerin sayısının giderek arttığını görünce cevabını gülümseyerek basitleştirmekten başka çaresi kalmadı.

Sayıları çok fazlaydı!

Tavırları yarışma öncesinden bile daha coşkulu ve saygılı hale gelmişti. Kendisini biraz rahatsız hissetti.

Ji Haochen kahramana dirsek attı ve kıkırdadı. “Wang Teng, tüm ilgi odağını sen çalıyorsun.”

Wang Teng sakince, “Sadece birazcık.” diye cevap verdi.

Ji Haochen: …

İkinci Prens güldü ve başını salladı.

Kısa süre sonra ana kontrol odasına ulaştılar. Yedi gözetmenin hepsi çoktan orada onları bekliyordu.

Parker’lardan Landon da oradaydı.

Genç kahraman burayı biliyordu ve gözetmenlerle daha önce tanışmıştı, bu yüzden onları selamlamakta gecikmedi.

Diğer adaylar ise bu devasa gemiye ilk kez giriyorlardı ve daha önce akademisyenlerle hiç sohbet etmemişlerdi. İsimlerini ya da hangi akademiden olduklarını öğrenmemişlerdi, bu yüzden ne diyeceklerini bilemediler.

Neyse ki eğitmenler ortamın çok uzun süre garip kalmasına izin vermediler. Hızlıca tanışma faslını gerçekleştirdiler.

“Sizinle tanışmak bir onur!” dedi İkinci Prens ve diğerleri.

“Çok kibarsınız.” Gong Han ve diğer akademisyenler ellerini salladı. “Eminim hepiniz sizi neden çağırdığımızı biliyorsunuzdur. Yedi Yıldız Akademisi hakkında ne biliyorsunuz?”

Genç savaşçılar bakıştılar ve “Pek bir şey bilmiyorum” dediler.

“Size daha sonra akademiler hakkında bazı bilgiler göndereceğiz. Karar vermeden önce inceleyebilirsiniz.” Gong Han başını salladı. Onların tepkisine şaşırmamıştı çünkü Yedi Yıldız Akademileri her zaman gizemli olmuş, halka pek bir şey açıklamamışlardı.

Adaylar hemen cevap verdi. “Evet!”

“Bu, öğrencilerimize verilen özel bir kol saati. Şu andan itibaren bunu kullanacaksınız.” Gong Han bir el salladı ve dokuz cihaz adaylara doğru uçtu.

Gençler hemen onları kaptı. Kol saatleri simsiyahtı ve üzerlerine akademilerin sembolleri kazınmıştı; saatin içine eski bir dilde birden yediye kadar rakamlar kazınmıştı.

Takmadan önce merakla cihazları incelediler. Daha sonra saatleri aktive ettiler ve kişisel hesaplarına girdiler.

Yedi Yıldız Akademisi’nin tanıtımını içeren ayrıcalıklı bilgiler çoktan cihazlara yüklenmişti.

Gong Han, “Siz okuduktan sonra bilgiler otomatik olarak silinecek,” diye açıkladı.

İkinci Prens ve diğerleri kendilerini gergin hissettiler. Bunun tek şansları olduğunu bilerek brifingi dikkatle okudular.

Wang Teng’in ise kafası karışmıştı. Neden bir kol saati almadım?

Şaşkın bir ifadeyle Gong Han ve diğer akademisyenlere baktı.

“Hahaha.” İkinci Sikong, kahramanın kafa karışıklığını fark ettiğinde gülmekten kendini alamadı. “Sen özelsin.”

Wang Teng afallamıştı.

Diğer adaylar da ona baktı.

Gong Han başka bir kol saati çıkardı. Diğerlerine benziyordu ama bazı farklılıklar vardı.

Parçanın yüzeyine yapıştırılmış ve zaman zaman parıldayan çok sayıda yıldız vardı. Işık yumuşaktı; saatin siyah yüzeyine eklendiğinde, evrendeki gezegenler ve yıldızlar gibi görünüyorlardı; zarif ve güzel.